"Mucizeler Büyüyor"

Hastanenin Yenidoğan Yoğun  Bakım Sorumlu Uzmanımız Sayın Çağatay Kabak konuşmasında, ‘’Prematüre konusunda konuşmak benim için oldukça güç ve tarifi zor bir şey. Nereden başlayacağımı ve neler söyleyeceğimi bilmiyorum. Normal doğumla gelen bir bebek olduğunda herkesin mutlu olduğunu ve gülüp eğlendiğini; bir erken doğum söz konusu olduğunda ise kaygıların başını alıp gittiğini görüyorsunuz. Bu sebeple, böyle gün ve anlarda kendinizle konuşmanız dahi zorlaşabiliyor, oysa sizden yanıtlar bekleyen, bebeğinin yaşamından endişe ve kaygı duyan ailelere verecek bir yanıtınız olmalı.
 Dudaklardan hep aynı sorunun döküldüğünü duyarsınız, ‘Bebeğim yaşıyor mu, iyi mi?’... Bu soruya herkesin duymak istediği yanıtları vermek bazen çok mümkün değildir. Ama herkesin duymak istediği tek bir yanıt vardır. Duygular o kadar yoğun ki… Bugün, toplum nezdinde giderek artan prematüre doğumlar nedeniyle, bu özel güne dikkat çekmek ve farkındalığı artırarak, ailelerle birlikte güçlü olduğumuz mesajını vermek istedik.
 Türkiye'de yıllık doğum oranlarının yüksek olması dolayısıyla prematürelik, çok ciddi boyuta ulaşmış durumda. Ülkemizde ve dünyada, zamanından önce doğan ve hala anne karnındaki sıcaklığa ihtiyaç duyan azımsanamayacak sayıda bebek var. Doğumların yaklaşık %10’u erken oluyor. Bu sebeple, 17 Kasım Dünya Prematüre Günü, minik kahramanlarımızın yaşam mücadelelerinin konu edildiği bir gün. Bebeklerin hayata tutunmasında, güçlü, bilgili ve tecrübeli bir ekip ile anlayışlı ve bilinçli ailelerin varlığına olan ihtiyacımız büyük. 2009 yılından bu yana dikkat çekilen ve artırılmaya çalışılan farkındalık ile birlikte, anne karnındaki gelişim sürecini bebeğe veya anneye bağlı nedenlerle tamamlayamayan miniklerin, sistemleri gelişene kadarki süreyi en kaliteli biçimde geçirebilmesi için yoğun şekilde çalışıldığı görülüyor.
 Artan tecrübe, sağlık sektöründe ve hizmetlerinde görülen iyileşmeler, bu alanda yaratılan istihdam ve sağlık teknolojilerinin çeşitlenmesi, koruyucu sağlık hizmetlerinin artması, teknik ve teknolojik yenilikler gibi pek çok gelişmenin prematüre ile etkin mücadelemizi güçlendirdiğini söyleyebiliriz.  Giderek anne karnındaki doğal oluşum ve ortamları oluşturmaya doğru giden bir bilişim sürecindeyiz. İlerleyen aşamalarda belki kuvözlere olan ihtiyaç dahi ortadan kaldırılarak, plasenta gibi bir zar ile aynen plasentanın içinde olduğu gibi bebeğin korunmasını ve tüm beslenmesini sağlayan amniyon sıvısının olduğu dış bir ortam oluşturularak, anne karnındaki biyolojik ortam elde edilebilecek.
Kuvöz ve ısıtıcıların olmadığı, bebeklerin pamuklara sarmalanıp sarıldığı zorlu günlerden bugünlere gelindiğini bildiğimiz için, bunların hiçbiri hayal değil. Yegâne amacımız, doğum ne kadar erken gerçekleşirse gerçekleşsin, minik dostlarımızın sağlıklı ve yaşam kalitesi yüksek bebekler olabildiklerini görmek. Siz değerli aileler, dünün minik bugünün büyük elleri, sizlerin büyüdüğünü ve her birinizin hayata tutunduğunu bir kez daha görmek bizler için en büyük gurur ve mutluluk.
Bu özel günde ;etkinliğimizde bize ev sahipliği yapan Divan Otel yöneticilerine ve çalışanlarına ,bu mucizeleri 7 gün 24 saat tedavisi ile yaşatan doktorlarımıza,hemşirelerimize ve destek personelimize;onların savaşında birlikte olan minik kahramanlarımızın sevgili ailelerine ve en önemlisi de bugün bizimle burada oldukları için mucizelerimize teşekkür ederiz.’’dedi.Program prematüre bebeklerin yer aldığı slayt gösterisi ,hediye sunumları ve animatör eğlencesiyle devam etti.